Babadan Oğula

değişmeyen lezzet

Tantuni Tarihi

Tantuni'nin tarihi hakkında birkaç görüş vardır.

Bir görüşe göre, Türkmenlerden ve yörük geleneğinden geldiği iddia edilen “tantuni” Mersin ilimizle özdeşleşmiş ve ülke genelinde yaygınlaşmış bir dürüm çeşididir. Antakya ve Mersin’de farklı usüllerle yapılır.

Aslında haşlanmış etlerin kılıçlarla kalkanlar üzerinde dövülmesi ve etlerin bu şekilde pişirilmesi yörük geleneğinde mümkün görünüyor. O yüzden bu iddia doğru olabilir. Ancak araplara ait seyyar bir sokak yemeği olma iddiası da diğer bir öne sürülen bir iddiadır. Aktarılanlara göre kasaptan alınan artık kıymaların ve sakatatların domates ve sumaklı soğan ile kavrularak dürüm içinde sunulan tantuni bir fakir yiyeceğidir. Aynı zamanda da bir kebap çeşididir.

Bir diğer rivayete göre ise, kasaptan güzel bonfile nuar alan zenginler kemiklerini kasapta bırakırlarmış. Bu kemiklerin üzerinde de ufak tefek et parçaları kalırmış, kasaplar bunları kağıda sarıp ucuz fiyatlara satarlarmış. Tabi ufak parça olsada etin en güzel kısımları olduğundan bunlar fakir yöre halkı tarafından alınarak önce kaynatılır sonra sac üzerinde baharatla pişirilerek yemek haline getirilirmiş.